GÜLCEMAAT DİYARINA HOŞGELDİNİZ
   
  Yeni islami Portaliniz
  Nefsimi temize de çıkarmıyorum, çünkü nefis kötülüğü emreder
 

Bu konuda üç ayeti birlikte mütalaa etmekte fayda vardır. Bu sebeple, önce
ilgili üç ayetin mealini görelim:

*"Hükümdar o kadınlara: "Derdiniz neydi ki, o zaman Yusuf'un nefsinden murad
almağa, onunla birlikte olmaya kalkıştınız?" dedi. Onlar: "Haşa, Allah için
biz onun aleyhine bir kötülük bilmiyoruz!" dediler. Azizin karısı: "Şimdi
gerçek ortaya çıktı; onun nefsinden ben murad almak istedim. O ise
kesinlikle doğru söyleyenlerdendir." dedi.

"Bundan maksadım, benim onun gıyabında kendisine hıyanet etmediğimi ve
Allah'ın kesinlikle hainlerin hilesini başarıya ulaştırmayacağını bilmesini
sağlamaktır.

Nefsimi temize de çıkarmıyorum, çünkü nefis kötülüğü emreder; meğer Rabbim
rahmetiyle kucaklamış olsun, çünkü Rabbim çok bağışlayan, çok merhamet
edendir"*(Yusuf, 12/51-53)

Yusuf Suresinde -meal olarak-;* "Bundan maksadım"* ile başlayan 52.
ve*"Nefsimi temize çıkarmıyorum"
* ifadesiyle başlayan 53. ayetlerinde yer alan ifadelerin, kime ait olduğu
açık olmadığı için, tefsircileri farklı yorumlara sevk etmiştir. Biz de,
önce farklı görüşlerin kaynaklarına işarete edecek, sonra da kendi
tercihimizi ve gerekçesini arz etmeye çalışacağız:

Bu ifadelerin Hz. Yusuf'a ait olduğunu söyleyenler:

- Taberî, 52,53. ayetteki ifadelerin Hz. Yusuf'a ait olduğu görüşündedir. Bu
görüşünü İbn Abbas,  Mücahid, İkrime, Katade, Ebu Salih, Hasan-ı Basrî ve
Said b. Cübeyr'e dayandırmıştır(bk. İlgili ayetlerin tefsiri).

- Zemahşerî, her iki görüşe yer vermekle beraber, kendi tercihini, bu
ifadelerin Yusuf'a ait olduğu yönünde kullanmıştır(Zemahşerî, ilgili
ayetlerin tefsiri).

- Beyzavî ve Nesefî de Zemahşerî'nin görüşündedir(Bezavî, Nesefî, ilgili
ayetlerin tefsiri).

- Beğavî de Taberî gibi düşünmektedir(bk. ilgili ayetlerin tefsiri).

- Ebu's-Suud da her iki görüşe yer vermekle beraber, tercihini Hz. Yusuf'tan
yana koymuştur(Ebu's-Suud, ilgili ayetlerin tefsiri).

- Şevkanî de Taberî'nin görüşünü paylaşmıştır. Ona göre, Tefsircilerin büyük
bir kısmına göre, bu sözler Yusuf'a aittir. Az bir kısım  tefsircilere göre
ise, bu sözler kadına aittir(Şevkanî, ilgili ayetlerin tefsiri).

- Alusi de aynı görüştedir. Ona göre, elçi hükümdarın yanında itiraf eden
kadınların söylediklerini gelip Yusuf'a anlatınca, o *"Bundan maksadım,
benim ona gerçekten gıyabında hıyanet etmediğimi ve Allah'ın kesinlikle
hainlerin hilesini başarıya ulaştırmayacağını bilmesini sağlamaktı"*
ve*"nefsimi temize çıkarmam"
* diye de ekledi(Alusî, ilgili ayetlerin tefsiri).

- İlginçtir Razî, her iki görüşü de zikretmiş ve bir tarafa tercihte
bulunamamıştır(Razî, ilgili ayetlerin tefsiri).

Bu ifadelerin Kadına ait olduğunu söyleyenler:

- İbn Kesire göre, bu ayetlerde hikaye edilen sözler Kadına aittir. O şunu
söylemek istemiştir: *"Ben bunu itiraf ediyorum ki, kocam benim onun
gıyabında kendisine hıyanet etmediğimi bilsin. Her ne kadar ben ondan kâm
almak istediysem de o buna yanaşmadı ve büyük bir kötülük olmadı. Ben
nefsimi de temize çıkarmıyorum, çünkü nefis kötülüğü emreder"*(İbn Kesir,
ilgili ayetlerin tefsiri).

- Ebu Hayyan da İbn Kesir'in görüşündedir(bk. el-Bahru'l-Muhit, ilgili
ayetin tefsiri).

*Bizim tercihimiz:*

- Önce şunu belirtelim ki, detaylarını veremediğimiz bu farklı iki görüş
sahiplerinin her birinin kendisini destekleyen delilleri vardır.

- Bizim tercihimiz, bu ifadelerin Yusuf'a ait olması yönündedir. Çünkü;

*a. *Tefsircilerin büyük çoğunluğu (Şevkânî, İbn Aşur, ilgili ayetlerin
tefsiri) bu görüşü benimsemiştir. Aynı konuda uzman olanların çoğunluğun,
azınlığa tercih edilmesi daha makuldür.

- İlgili ayetlerin akışı, kadının sözlerine daha uygun düşer diyenlere
karşı,  ayetlerin sibak-siyakını şöyle açıklamak mümkündür: Hükümdarın
elçisi, Yusuf'a geldi ve hapisten çıkmasını istediğini söyledi. Yusuf ise,
ortada gezen dedikodulara son vermeden, masumiyetini tescil ettirmeden
hapisten çıkıp bir görev üstlenmeyi istemedi. Bunun için "Hükümdar kadınları
çağırıp durumu tahkik etsin, ondan sonra çıkarım "dedi. Bunun üzerine elçi
hükümdara bunu anlattı ve kadınlar getirilip ifadeleri alındı ve hak ortaya
çıktı. Yusuf'un bu isteği yerine getirildikten sonra, elçi yeniden Yusuf'a
uğradı ve masumiyetinin tescil edildiğini söyledi. Bunun üzerine Yusuf*, "Bu
konuyu yeniden gündeme getirmekten maksadım, benim onun (kadının kocası olan
efendisinin) gıyabında kendisine hıyanet etmediğimi bilmesini
sağlamaktır" *dedi
ve ekledi: * "Yoksa ben bununla nefsimi temize çıkarmıyorum, çünkü nefis
kötülüğü emreder; meğer Rabbim rahmetiyle kucaklamış olsun, çünkü Rabbim çok
bağışlayan, çok merhamet edendir". *Bütün bu görünmez ifadeler ve bilgiler,
Kur'an'ın en parlak İ'caz yönlerinden biri olan îcaz üslubunda saklıdır.

*b.* Abdullah b. Abbas, Mücahid, İkrime, Katade, Dahhak, İbn Cüreyc, Hasan-ı
Basrî, Said b. Cübeyr, Ebu Salih, Süddî(Taberî, İbn Aşur; ilgili ayetlerin
tefsiri)  gibi, Sahabe ve Tabii'nin en meşhur müfessirleri bu görüştedir.

*c*. Söz konusu ifadelerin kadına aidiyeti problemli görünmektedir. Mesela;
"Bundan maksadım, benim onun (kocası azizin /veya Yusuf'un) gıyabında
kendisine hıyanet etmediğimi bilmesini sağlamaktır" ifadesi, kadına
yakışmaz. Çünkü,  her ikisine de hıyanet etmiştir. Bunu
savunanlar,*"hıyanete teşebbüs etmesine rağmen bunu başaramamış
olduğundan, büyük bir
suç işlememiş dolayısıyla hıyanet etmemiş olduğunu" *nazara vermek
istemişlerdir. Halbuki hıyanet, suçun tamamen gerçekleşip gerçekleşmediğine
göre değil, yapılan teşebbüsün unvanıdır. Bu sebeple, açıkça hıyanet ettiği
ortada iken, böyle bir şey söylemesi *"açıklanamaz" *bir pişkinlik olur ki,
aklı başında kimselerin söyleyeceği şey değildir.

*d. *Özellikle *"Nefsimi temize de çıkarmıyorum, çünkü nefis kötülüğü
emreder; meğer Rabbim rahmetiyle kucaklamış olsun, çünkü Rabbim çok
bağışlayan, çok merhamet edendir" *sözünü söyleyecek bir kadın profili
ortada yoktur. Çünkü, Razî'nin de ifade ettiği gibi, *"Nefsimi temize de
çıkarmıyorum" *ifadesi, faziletli bir insanın tevazu suretinde söyleyeceği
bir sözdür. Bu söz, ancak her yönden temize çıkmış/aklanmış olan Hz. Yusuf'a
yakışır. Hem şahitler hem de kendi itiraflarıyla her yönden suçlu olduğu
ortaya çıkmış olan kadının "Nefsimi temize de çıkarmıyorum" demesi çok uygun
görünmüyor. Demezler mi? *"Zaten nefsin temiz değil ki;  onun nesini temize
çıkaracaksın?"*

 
 
  Bugün 228 ziyaretçi (288 klik) kişi burdaydı! gullerinefendisi1.tr.gg  
 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol